Hesap ‘hata’sı yüzünden devlet 1 milyardan fazla AGİ ödemesini yapmıyor. Bu para Hazine’ye kalırken, ücretli çalışana da 5 günlük eksik ödeme yapılıyor.
Bilindiği gibi Asgari Geçim İndirimi, Gelir Vergisi Kanununda düzenleniyor.
Ülkemizde ilk asgari geçim indirimi, tüm gelirlere uygulanmak üzere 1949 yılından itibaren uygulanmaya başlandı. 1985 yılında Gelir Vergisi Kanununda yapılan değişiklikle vergi iadesi uygulaması olarak uygulandı ve en son bu uygulamadan da 2007 yılında vazgeçildi. Ardından 2008 yılı başından itibaren başlayacak olan “Asgari Geçim İndirimi” uygulamasına geçildi.
2007 yılında yapılan değişikliğin gerekçesinde belirtildiği haliyle “Asgarî Geçim İndirimi uygulaması esas itibarıyla geçim standartları dikkate alınarak kişilerin temel ihtiyaçlarını karşılamakta kullandıkları bir miktar gelirin vergi dışı bırakılması amacına yönelik” olarak düzenleniyor. Asgari ücret ise İş Kanununa göre Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile günlük olarak belirleniyor. 2021 yılı Asgari Ücreti de günlük brüt 119,25 TL olarak belirlendi.
Hesap ‘hata’sı eksik ücret alınmasına yol açıyor
Asgari ücretin günlük belirlenmesinde, aylık ücret uygulamasından farklı olarak asgari ücretli çalışan işçinin 365 gün üzerinden ücret alması gerekiyor. Bu noktada bir işverenin 30 gün sabit yani aylık ücret uygulaması yapması hatalı.
Ancak AGİ hesaplamalarında bu hata yapılıyor. Ay 30 gün ve yıl 360 gün üzerinden hesaplanarak AGİ hesaplaması yapılıyor. Gelir Vergisi kanununda Asgari Geçim İndiriminin hesaplanmasında alınacak esaslar belirlenmiş durumda. Buna göre AGİ, asgari ücretin yıllık brüt tutarına göre belirleniyor. Yani yıl 365 gün ve hatta 4 yılda bir 366 gün üzerinden alınmalı ve AGİ ona göre hesaplanmalı. Ancak böyle yapılmıyor.
SGK, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu göre, bir ayı 30 gün üzerinde hesaplıyor ve yılı 360 gün üzerinden değerlendiriyor. AGİ’nin eksik hesaplanması da buradan kaynaklanıyor. SGK açısından prim günü bir ay için 30. Yani işçi şubat ayında 28 gün de çalışsa 30 gün prim üzerinden hesaplanır. Tabii bu durum 31 günlü aylarda da mevcut. Yani SGK sisteminde bir yıl, 360 gün üzerinden değerlendiriliyor.
AGİ hesaplamasında yapılan bu hata yıllık 5 günlük bir zarara neden oluyor. AGİ hesaplamasında yıl 360 gün değil 365 gün alınsaydı; en düşük AGİ tutarı yani bekar AGİ’si 272,04 olarak hesaplanmalıydı. Ancak şu haliyle 268,31 TL olarak hesaplanıyor. Bu fark ücretli çalışan herkesin aylık 3,73 TL, yıllık 44,75 TL’lik eksik ücret almasına neden oluyor.
Bu yanlış hesaplama sonucu doğan hak gaspıyla ilgili Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Hukuk Fakültesi Mali Hukuk bölümünden Doç Dr Murat Batı’yla görüştük:
Bilindiği gibi AGİ sadece asgari ücretlileri değil ücreti ile geçinen herkesi ilgilendiriyor. Ücretli çalışanlar açısından ifade etmek gerekirse Asgari Geçim İndirimi nedir?
Asgari Geçim İndirimi Türkiye’de yerleşik olan, yani tam mükellef olan tüm çalışanlar için düzenlenmiş bir uygulama. Bu, kendi maaşlarından ödenmesi gereken gelir vergisinin belli bir tutarının devlete ödenmesi yerine çalışana verilmesi. AGİ, 2008 yılından bu yana uygulanıyor.
AGİ hesaplamaları için anılan brüt asgari ücretin yıllık tutarı şu anda nasıl bulunuyor, nasıl hesaplanması gerekiyor? AGİ’nin hesaplamasında yapılan hata nereden kaynaklanıyor?
AGİ hesaplamasında Gelir Vergisi Kanununun 32. maddesinin yıllık brüt asgari ücret tutarı üzerinden hesaplanıyor. Ancak işin kolayına kaçılarak toplam 27,7 milyon ücretli çalışanın hesaplanmasında SGK prim matrahı üzerinden, yani 360 gün üzerinden hesaplanıyor. Bu 5 günlük fark yıllık brüt asgari ücreti aslında daha da artırıyor. Bu fark 471 TL asgari ücretlinin eline geçecek tutara eşit. Bunun brüt tutarını da dikkate aldığımız zaman en düşük bekar ve çocuksuz biri için her ay ortalama 4 TL kadar bir kayıp meydana geliyor. Bu da ödenecek vergiden mahsup edilmesi münasebetiyle yaklaşık asgari ücretli hariç olmak üzere toplam 20 küsur milyon ücretli çalışan için eksik ödeniyor. Bu ödenen asgari geçim indirimi, hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilerek çalışana verilmesi nedeniyle devlete bu tutar kadar fazladan gelir vergisi ödeniyor.
Günlük asgari ücretle çalışan bir asgari ücretli açısından aylık ve yıllık ücret kaybı ne kadar?
Yıllık 5 gün tutar kadar bir ücret kaybı var, 471 TL net bir gelir kaybı var. Ortalama 3,66 TL, düz hesap 4 TL…
Bekar ve çocuksuz biri için ise AGİ’yi de hesaba kattığımız zaman 12X48 TL, hatta küsuratlı hesaplayalım 44 TL; bunu 471 TL’ye eklediğimiz zaman toplam bedel bir asgari ücretlinin yıllık eksik aldığı bedeli ifade eder.
Tüm ücretlilerin alması gerekirken yanlış hesaplama yüzünden alamadığı, işçilere dağıtılması gerekirken hazineye kalan para ne kadar?
Asgari ücretlilerde durum biraz farklı, bu yüzden asgari ücretliler hariç dikkate alarak hesap yaparsak o da ortalama 20 küsur milyon çalışanı ifade ediyor. En düşük bekar ve çocuksuz biri üzerinden, ki herkesin öyle olduğunu varsayarak hareket edelim, çünkü kaç kişinin kaç çocuğu var, eşi çalışıyor mu tespit etmemiz mümkün değil. Bu 20 milyon çalışanın ücretli çalışanların üzerinden ortalama 20 milyon olduğunu varsayarsak her ay 4 TL’den toplam 48 TL üzerinden de hesap yaparsak 1 küsür milyar kadar devlet fazladan AGİ ödemiyor, yani eksik ödüyor aslında…
Asgari ücret görüşmeleri yine patronların istediği sonuçlandı. Bu ücretin salgın hastalık, yoksulluk ve borca batan işçilerin yaşamlarını sürdürebilmesine yetmeyeceği açık olduğuna göre amaçlanan nedir?
Bu uygulama normal koşullarda iki taraf gözetilerek yapılıyor. Tabii ki işverenlerin de patronların da isteği doğrultusunda yapılıyor. Bunun maliyet kalemi olduğu dikkate alındığı için hesaplanan bir tutar. Yoksa bu tutar, normal bir insan yaşam düzeyinin sürdürebilmesi için pek mümkün bir değer değil.